Özlem ERGÜN – Editör
Avrupa Birliği’ne uyum çerçevesinde hazırlanan ‘Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri Tebliği, 5 Mart 2013 tarihi itibarıyla yürürlüğe girdi. Tebliğ ile sucuk, salam, sosis gibi ürünlerde karışık türde et kullanımı yasaklandı. Sosis ya da salamın bir bölümü tavuk etinden, bir bölümü dana etinden imal edilmeyecek. Eski tebliğe göre hazırlanan sucuk, sosis, salam gibi ürünler ise üretici firmalar tarafından geri çekilecek. Bu ürünler raflardan çekilmezse üretici firmalar 12 bin lira ceza ödeyecek.
Bu sayımızın ana konusu da “Et ve Et Ürünleri”ne ayrıldı. Yeni tebliği bir milat olarak niteleyen Et Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Bılıkçı, ETBİR olarak şu konulara dikkat çekiyor:
“Türkiye kırmızı et konusunda münferit de olsa sıkıntılar yaşamıştır. Halkın et üreticisine olan güveni daha da sağlamlaştırılmak zorundadır. Standartlara uymayan ve ahlaki kaygılardan uzak sucuk, salam ve sosis üretimi Türk ailesini zaman zaman tarih boyunca başköşede olmuş bu ürünlerden uzaklaştırmıştır.
Burada halkımızı temin etmek isteriz ki, güvenilir ve köklü markalardan şaşmadığınız sürece, yeni tebliğin sağladığı standartlarla artık çocuklarınıza ve ailenize güvenerek yedirebileceğiniz sağlıklı ve geleneksel ürünlere kavuştular. Ucuz et ve et ürünü karıştırılmayan, içeriği dengelenmiş, sağlıklı koşullarda üretilmiş şarküteri ürünleri, önemli protein kaynağıdır. Halkımız beslenmesinde proteine sağlıklı şarküteri ürünleri aracılığıyla daha çok yer verebilecektir. Yeni tebliğ ile birlikte özellikle et ürünlerinde kaliteli ve kırmızı et içeriğinin artması nedeniyle genel bir fiyat değişimi gözlemlenebilir. Öte yandan pek çok firma daha sağlıklı ve güvenli üretim yapabilmek için yatırım yapmak durumunda kalacaktır. Ancak bu artış, sektöre çok daha kaliteli ürün girmesini sağlayacak ve halk sağlığı açısından çok daha güvenli bir ortam oluşacaktır”.
Yazının tamamını iç sayfalarda bulabilirsiniz.
Ayrıca, yine iç sayfalarımızda, 5 Mart’ta yürürlüğe giren Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri Tebliği’ne yer verdik.
Katar gıda ürünleri
Katar’ın önümüzdeki yıllarda dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında yer almaya devam edeceği tahmin ediliyor ve gıda tüketiminde güçlü bir büyüme bekleniyor. 2022’de Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak olan Katar, altyapı harcamalarına 50 milyar dolar ayırmış. Altyapı yatırımları içinde çok fazla işçiye ve mühendise ihtiyaç duyulacağından, nüfusun ikiye katlanacağı ve bunun da gıda sektörü talebinde artışa neden olacağı tahmin ediliyor. Katar hükümeti otel yatırımlarına da önem veriyor. Otelcilik sektöründeki söz konusu gelişmelerin gıda sektörünü tetikleyeceği düşünülüyor.
Nüfus artışı ve açık pazar ekonomisi ülkede, taze gıda tüketimini (balık, et, sebze ve süt ürünleri) artırmış durumda. Katar et ve süt ürünleri, taze sebze, meyve gibi gıda ürünlerini üretmediği için gıda tüketimini tamamen Suudi Arabistan, Lübnan, Türkiye gibi komşu ülkeler ve Uzakdoğu ülkelerinden ithalatla karşılıyor.
Katar pazarında, başlıca marketlerde satılan Türk gıda ürünleri arasında; beyaz peynir (light ve normal), kaşar peynir, sucuk (kırmızı et/hindi), sosis, kuru bakliyat, bisküvi çeşitleri, domates salçası, zeytinyağı, bazı yaş meyve ve sebzeler yer alıyor. Katar’a olan ihracatımızın daha da artması bekleniyor.
Nisan sayımızda görüşmek üzere,
Hoşça kalın.