AMPD Gıda Perakendesi Grup Başkanı Nihat Özdemir, et fiyatları ile ilgili bir açıklama yaptı. Tüketici fiyatlarındaki artışın, üretici fiyatlarının gerisinde seyrettiğine dikkat çeken Özdemir, organize gıda perakendecilerinin bugün ülkenin önemli bir bölümüne yayılmış mağazaları ile ölçek ekonomisinden faydalanmakta olduğunu söyledi.
AMPD Gıda Perakendesi Grup Başkanı Nihat Özdemir yaptığı açıklamada organize gıda perakende zincirleri tarafından çeşitli bölgelerde satılan en ucuz ve sağlıklı dana kıyma eti fiyatının 17-21,9 TL aralığında seyrettiğini, bu fiyatta satılan ürünlerin kalitesi, kemik ve fire miktarının da tüketici beklentilerine uygun düzeyde kaldığını belirtti. Kırmızı etin ise 24-25 TL arasındaki fiyatının değişiklik göstermediğini vurguladı.
Organize gıda perakendesi sektörünün, 2009 yılı sonu itibariyle, toplam gıda perakendesi sektörü içerisinde % 29 oranında bir paya sahip olduğunu kaydeden Özdemir, geri kalan % 71’lik kısma, geleneksel gıda perakendesi sahip olurken, et satışları açısından bakıldığında, piyasanın yalnızca % 10’unun organize gıda perakendesine ait olduğuna dikkat çekti.
Nihat Özdemir, organize zincir mağazalarının et piyasası içindeki payının % 10’lar civarında olması nedeniyle oluşan rekabet ortamının, sadece faaliyet gösterdikleri yerlerde tüketicinin sağlıklı ve uygun fiyatlı eti yiyebilmesi için fiyatı düşürme yönünde olumlu bir etki yaptığını kaydetti. Özellikle işlenmiş et gibi ürünlerde tüketicinin hijyen ve kaliteye verdiği önemin, bu olumlu rekabet ortamında fiyatların tüketicinin alım gücüne uygun bir seviyede tutulmasında etkili olabildiğini kaydetti.
TÜİK üretici fiyat endeksi (ÜFE) ile sığır-karkas et üretici satış fiyatlarını karşılaştıran Özdemir, üretici et fiyatlarında yaşanan dalgalanmanın, ekonomi genelinde yer almadığını, bunun sektöre özel bir durum olduğunu ifade etti. Fiyat artışının en yüksek yaşandığı Şubat 2009- Ocak 2010 döneminde, ekonomi genelindeki toplam Üretici Fiyat Endeksi % 6 artarken, sığır veya dana karkaslarının fiyatının % 56 oranında arttığını belirtti.
Bu dönemde, tüketici ihtiyaç ve tercihlerini gözeten organize perakende sektörünün içindeki zincirlerin inisiyatifi ile fiyatlardaki artışın tüketiciye daha geç yansıtıldığını beyan eden Özdemir, sözlerine “fiyat artışının dönemsel olarak incelenmesi, kamuoyunun bilgilendirilmesi açısından büyük önem taşımaktadır” diye devam etti.
Şubat 2009’dan itibaren üretici fiyatlarındaki artışın 12 ay boyunca gerçekleştiğini vurgulayan Nihat Özdemir, bu artışın tüketici fiyatlarına ancak Temmuz 2009’dan sonra yansıdığını belirtti. Özdemir, Ekim 2009-Ekim 2010 arasında geçen son 12 aylık dönemde ise, üretici fiyatları % 43 artarken, tüketici fiyatlarındaki değişimin ise % 36 seviyesinde kaldığına işaret etti.
Tüketici fiyatlarındaki artışın, üretici fiyatlarının gerisinde seyrettiğine dikkat çeken Özdemir, organize gıda perakendecilerinin bugün ülkenin önemli bir bölümüne yayılmış mağazaları ile ölçek ekonomisinden faydalanmakta olduğunu söyledi.
Özdemir, sistemlerinin kurgusunu buna göre yapmakta olduklarını, ölçek ekonomisi sayesinde hem maliyet kontrolü hem de verimlilik sağlandığını dile getirdi. Ayrıca hizmet kalitesi için gerekli olan tüm maliyetlerin tüketiciye doğrudan yansıtılması yerine, kar marjlarının düşük tutulmasını tercih ettiklerini vurguladı.
Nihat Özdemir, organize perakendecilerin ayrıca, tedarikçilerinden de belirli kalite sertifikasyon belgeleri talep ederek, üreticiler ile işbirliği içinde çalıştıklarını, ürün ve hizmet kalitesinde standartları koruduklarının altını çizdi ve gıda ürünlerinde, hijyen devamlılığını sağlamanın esas prensip olduğunu sözlerine ekledi.