Nestlé DAMAK ve TEMA Vakfı işbirliğiyle Gaziantep’te 2011’den bu yana sürdürülen Fıstığımız Bol Olsun Projesi’nde ikinci aşamaya geçildi. Bu kapsamda 27 çiftçi, fıstık üretiminin veriminin artırılması ve sürdürülebilirliğinin sağlanmasında önemli adımlardan biri olan “Uzman Aşıcı Eğitimi”ni tamamlayarak sertifikalarını aldı.
Dünyanın ilk Antep fıstıklı çikolata markası Nestlé DAMAK ve TEMA Vakfı işbirliğiyle Antepfıstığı üretiminde kalite ve verimliliği artırmak ve sürdürülebilir üretimle bölgenin refahına katkı sağlamak amacıyla hayata geçirilen “Fıstığımız Bol Olsun” projesinin ikinci aşamasına geçildi. Projenin 5 yıl sürecek ikinci aşamasında 2015 yılı için planlanan çalışmalar çerçevesinde Gaziantep’in ilçesi Şahinbey Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ile bölgedeki çiftçilere yönelik olarak ortaklaşa düzenlenen “Uzman Aşıcı Eğitimi” tamamlandı. Aşılama ve budama, fıstık üretiminde verim ve kaliteyi artıran en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Bu doğrultuda başlatılan ve proje dahilinde fıstık üretiminin sürdürülebilirliğinin sağlanması yönündeki önemli aşamalarından biri olarak görülen eğitimler sonunda 27 çiftçi sertifika almaya hak kazandı.
Nestlé Türkiye Çikolata ve Şekerleme Grubu Genel Müdürü Oben Akyol projenin 5 yıl sürecek ikinci etabında, ilk aşamada edinilen bilgi, deneyim ve birikimi, bölgenin tamamını etkileyecek yapıda değerlendirerek projeyi sahada sürdürülebilir, yaygın olarak uygulanabilir, tüm çiftçiler ve köylüler için ulaşılabilir kılmayı amaçladıklarını söyledi. Akyol, “Nestlé, “Ortak Değer Yaratmak” ana başlığı altında ifade ettiği bu yaklaşımla dünyanın çeşitli ülkelerinde ‘beslenme, su ve kırsal kalkınma’ alanlarında sürdürülebilirliği destekleyen ve topluma değer katan birçok proje yürütüyor.
Nestle Damak adına başlattığımız Fıstığımız Bol Olsun Projesi de bu yaklaşımın Türkiye’deki en somut örneği. Çikolata ile fıstığın efsanevi aşkı olarak nitelediğimiz, Nestle çikolatası ile taptaze Türk fıstığının buluşması olan Nestle DAMAK, 80 yılı aşkın geçmişiyle Türkiye’nin ilk Antep fıstıklı çikolatası. Dolayısıyla hem DAMAK markası hem de Türk fıstığı, Nestle’nin Türkiye’deki geçmişinin çok önemli ve vazgeçilmez birer parçası. Bu değerlerimizi korumak ve sürdürülebilir kılmak adına başlattığımız projemiz dahilinde, “Uzman Aşıcı Eğitimi”ni tamamlayarak fıstığın sürdürülebilirliğinin sağlanmasında bundan böyle bizlerle omuz omuza çalışacak uzman aşıcılar olduğunu bilmek bize büyük mutluluk veriyor” dedi.
Fıstığa kadın eli de değdi
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç da “Nestlé Damak ile birlikte yürüttüğümüz bu projede toprak ekosistemi ile Antep fıstığı ağacının ekolojik isteklerini dikkate alarak fıstık verimini ve kalitesini artırmayı hedefledik. Hedefimiz, üretimin en yüksek, verimin en düşük olduğu Gaziantep’in Karkamış, Nizip ve Oğuzeli ilçelerini kapsayan Barak Ovası’nda verimi ve kaliteyi artırmak. Eğitimler sayesinde bunu başaracağımıza inancım tam” dedi. Deniz Ataç, eğitimler sırasında aşılamaya özellikle kadınların elinin çok yatkın olduğunu gözlemlediklerini belirterek “Fıstığa kadın eli de değmesinden büyük mutluluk duyuyoruz. Bu proje ile kadınlara da yeni meslek edinme olanağı sunuyoruz” dedi.
Yıllık 50 bin TL gelir mümkün
Eğitmen, Orman Yüksek Mühendisi Metin Şenol, Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğinde gerçekleşen eğitimlerin bölge için bir ilk olduğunu söyledi. Eğitimi alan aşıcıların sürekli uygulama yaparak kendilerini geliştirmelerinin çok önemli olduğunu belirten Şenol, eğitimi alan kişilerin tüplü fidan üreterek yıl boyunca gelir elde edebileceğini söyledi.
Özellikle bölgede yaşayan kadınların da aşılama konusunda eğitim alarak meslek sahibi olabileceğini, aşılama yapmayı öğrenen bir kişinin yılda 2.000 tüplü fidan üretebileceğini söyleyen Şenol, bu üretimin yıllık yaklaşık 50 bin TL gibi bir gelire denk geldiğini aktardı. Önümüzdeki dönemde budama eğitimi de vereceklerini belirten Şenol, aşılama ve budamanın üretimde verim ve kaliteyi artıran en önemli unsurlar olduğunu sözlerine ekledi.
“Yeni meslek edindim”
Eğitimlere ilişkin görüşlerini aldığımız üreticiler kısa sürede öğrendiklerinin etkisini gördüklerini söylerken, tüm fıstık üreticilerini bu eğitimleri almaya çağırdılar. Eğitimlere çiftçi olan babasının yönlendirmesi ile katıldığını söyleyen Tülay Ergüç, “Erkekler kendi aralarında ‘aşılama yapacağız, kalem yapacağız’ diye konuşuyorlardı. Ne olduğunu bilmiyordum, çok zor bir işlem olduğunu sanıyordum. Eğitimlere katılınca elimin bu işe ne kadar yatkın olduğunu anladım” dedi. Kendi bahçelerinde aşılama konusunda uygulamalar yapacağını ve verim artışı elde edebileceklerine inandığını aktaran Ergüç, “Uzman aşıcılığı yeni bir meslek olarak da sürdürebilirim” dedi.
Uzman aşıcılar günde 150 TL kazanabiliyor
Uzman aşıcı sertifikası alan çiftçi Abdullah Birelli, bu çalışmaya yeni bilgiler öğrenmek için katıldığını aktardı. Eğitimlerin faydalı olduğunu anlatan Birelli, aşının hava almaması, aşının iyi bağlanması, gözün önemi, aşının nasıl alınacağı gibi konularda yeni bilgiler öğrendiğini belirtti. Aşı eğitiminin yanı sıra başka eğitimlerin de yapılmasını istediklerini söyledi. “Bölgede aşı yapmayı bilen insan sayısının az olduğunu belirten Birelli, “Bir uzman aşıcı günlük 150 TL kazanabiliyor. Bu iş bizim için önemli bir gelir kaynağıdır” dedi.
Eğitime katılmanın ufkunu açtığını söyleyen çiftçi Ökkeş Daş, uzman aşıcılığın kendileri için yeni bir gelir kapısı olabileceğini ifade etti. Devletin bu konuda desteği olursa daha çok çiftçiye iş kapısı açılabileceğini söyleyen Daş, “Aldığım eğitim sayesinde edindiğim bilgileri etrafımdaki insanlarla paylaşıyorum. Bölgedeki insanlar bu gibi eğitimleri alarak kendi memleketlerinde çalışmaya devam edebilirler” dedi.
“Uygulamayla uzmanlaşacağız”
Eğitimlere katılıp uzman aşıcı sertifikası alan Ziraat Mühendisi Erkan Muslu, uygulamanın bölge çiftçisi için iyi bir hizmet olduğunu ifade etti. Babadan kalma yöntemler yerine teknik bilginin öğretilmesinin verim ve kaliteyi artıracağını söyledi. Uygulama yaparak bilgilerini tazeleme olanağına sahip olduğunu belirten Muslu, bu işte çok iyi bir seviyeye gelebilmek için uzun yıllar aşılama uygulamaları yapmaları gerektiğini vurguladı.
“Aşılamadan daha fazlasını öğrendik”
Eğitimlerde aşılamanın yanı sıra birçok farklı konuda bilgi edindiklerini ifade eden çiftçi Dede Korkut Kök, “Sadece aşı konusunda değil, örneğin ilaç kullanımı konusunda da bizleri aydınlattılar” dedi. 3 yıl ilaç kullanılmadığı takdirde üretimin organik bir hale geleceğini öğrendiklerini belirten Kök, bölgede sertifikalı uzman aşıcı olan kişilerin önemli bir gelir elde edeceğini aktardı.
