GDA Laboratuvar Hizmetleri’nin müşterileri arasında tüm gıda ve yem üreticileri, gıda tüketicileri, oteller, restoranlar, kafeler, alışveriş merkezleri, fabrikalar, gıda üretim tesisleri, yem üreticileri, ithalat ve ihracatçılar var.
-Sayın Arıkaya, kısaca firmanızı ve faaliyet alanlarınızı tanıtır mısınız?
Firmamız 20 yıllık birikimin somutlaşmış ifadesidir. GDA kurulduğu günden itibaren altyapı çalışmalarına başlamış ve 7 Haziran 2013 tarihinde Türkak’dan akredite olmuştur. 24 Mayıs 2014 tarihinde ise geçirilen başarılı denetim sonucu TSE’nin onaylı taşeron laboratuvarı olmaya hak kazanmıştır.
GDA kurulduğu ilk günden itibaren yaptığı çalışmaları teknolojinin son gelişmeleri ışığı altında yapmış, konusunda uzman personelle çalışarak sektöre doğru tarafsız ve güvenilir sonuçlar vermek üzere yola çıkmıştır. GDA 600 metrekare kapalı alan ve 6 kata yayılmış laboratuvar binası ile gıda sektörüne hizmet vermeyi sürdürmektedir.
2014 ve 2015 yıllarında Türkak ve Bakanlık kapsam genişletme faaliyetleri ile bakanlık faaliyet kapsamı ve akreditasyon kapsamı sayısı sektörün ihtiyacını fazlasıyla karşılamaya başlamıştır.
Laboratuvarımız TÜRKLAB (Kalibrasyon ve Deney Laboratuvarları Derneği) üyesi ve Uluslararası Sütçülük Federasyonu (IDF) Laboratuvar Veri kayıtlı ülkemizin tek gıda laboratuvarıdır.
Laboratuvarımız gıda, gıda hijyen, yem ve yem katkılarda analiz ve hijyen hizmetleri yanı sıra danışmanlık eğitim, vb. alanlarda sektöre hizmet vermeye devam eden bir kuruluştur. Öncelikli işimiz gıda ve yem analiz hizmetleri olmasının yanı sıra sektörde ihtiyaç olan her noktada tüm bilgi ve birikimini aktarmayı kendine görev bilmiştir.
Müşterilerimiz arasında tüm gıda ve yem üreticileri, gıda tüketicileri; oteller, restoranlar, kafeler, alışveriş merkezleri, fabrikalar, gıda üretim tesisleri, yem üreticileri, ithalat ve ihracatçıları olup, onların her türlü ihtiyaçları karşısında görev ve sorumluluk bilinciyle hareket ederek sektöre olumlu katkı yapmayı kendimize amaç edindik
– 2015 yılının ilk yarısını bitirmek üzereyiz. Bu dönemde hedeflerinize ulaşabildiniz mi? Yılın ikinci yarısına nasıl bakıyorsunuz?
Yaptığımız iş; insan konforundan önce insan sağlığını etkilemektedir. Sektörümüzün hem devamlı gelişmeye hem de sürdürülebilirliğini sağlamaya çok fazla ihtiyacı var. Biz de bu amaçla sektöre olan yatırımlarımızı hız kesmeden devam etmeye çalıştık, bunun için faaliyet alanımızı geliştirmeye yönelik çabaladık, yeni yatırımlar planladık ve daha geniş bir yelpazeye hizmet etmeyi amaçladık.
Bildiğiniz gibi 2015 yılına haziran ayındaki seçime odaklı olarak başladık. Bu dönemlerde ülkemizin ekonomisi bir durağanlık yaşamaktadır. Tüm seçim dönemlerinde dünyada ekonomide durgunluklar yaşanmaktadır. Özellikle gelişmeye çalışan ekonomilerde bu durağanlık fazlasıyla kendini göstermektedir. Buna rağmen ilk yarı olarak iyi bir performans sergilediğimizi düşünüyorum. Bu sene başından itibaren Türkiye çapında zincir şubeleri olan bir firma ile çalışmaya başladık. Bunun dışında helal gıda analizleri kapsamında at eti, eşek eti, geçen yıl domuz eti aranması analizlerinden akreditasyonumuzu aldık. Tağşiş analizleri grubundan ise olarak ise tavuk ve hindi eti aranması analizlerinden akredite belgemizi aldık.
2015’in ikinci yarısında da elimizden geldiğince yatırımlarımıza devam etmeyi planlıyoruz fakat seçim sonrası ekonominin nasıl bir hareket göstereceği hala tam anlamıyla netleşmiş olarak görünmüyor. Türkiye dev bir ülke, ekonomi ve biz sektöre hizmetimizi elimizden geldiğince yapmaya devam edersek daralan ekonomiyi hep beraber canlı halinde tutabiliriz.
-Yeni ürün, Ar-Ge çalışmaları ve varsa yatırım planlarınızdan söz eder misiniz?
Tabi ki firmamızın ve laboratuvarımızın her geçen gün gelişen global dünyada teknolojiyi takip ederek yeni yatırımlara yönelmesi gerekir biz de bunu sektörümüzün ihtiyaçları doğrultusunda yılın başında düşünerek bir yatırım planı hazırladık ve kendimizi nasıl geliştirebiliriz sorusuna cevap aradık. Öncelikli hedefimiz sektörde güvenilir bir laboratuvar olmak ve adından söz ettirebilmek. Bunun için bu yılki planlarımızdan birisi sektörün ihtiyaç duyduğu vitamin analizlerini portföyümüze katmak yer almaktadır.
Önümüzdeki dönemde kısa vadede kozmetiklerin kimyasal ve mikrobiyolojik analizlerini kapsamımıza almaya çalışarak gıda dışı endüstriyel alana açılmak istiyoruz.
Uzun vadede ise biyosidal analizleri ile ilgili yatırım yaparak örneğin virüs laboratuvarı, hücre kültürü laboratuvarı kurarak dezenfektanlarda antiviral testler yapmak istiyoruz. Yine bu hücre kültürü laboratuvarında biyouyumluluk testleri yaparak ülke ekonomisine de katkı sağlamak istiyoruz. Çünkü bahsettiğimiz bu testler yurtdışında yapılıyor. Bu sebeple ülke dışında çok yüksek meblağda para gidiyor. GDA olarak yaptığımız işlerde salt karlılık değil ülkeme de ne verebiliriz düşüncesi içerisindeyiz.
-Gıda güvenliği ile ilgili görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Ülkemizde gıda güvenliği son yıllarda bilgi ve bilinç düzeyinde arttığını görüyoruz. Ancak tabi henüz Avrupa ve ABD gibi gelişmiş ülkelerin çok gerisindeyiz. Bunu önlemek için yasal düzenlemeler yanında denetim mekanizmasının daha aktif olarak işletilmesi gerekiyor. Aslında bu konuda yerel yönetimlere de büyük görev düşüyor. Onlar da halkın bilgilendirilmesi konusunda çeşitli faaliyetlerde bulunabilirler.
-Sektörünüzün Türkiye’deki mevcut durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektörümüzde mevcut durumunun her geçen gün iyiye gittiğini düşünmekteyiz. Gerek devlet tarafında gerekse özel sektör tarafında gıda ve hijyeninin insan sağlığı açısından son derece önemli olduğu çok iyi kavranmış durumda. Bunun için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gerek personel olarak gerek yönetimsel olarak belli bir noktaya geldi. Aynı şekilde biz özel gıda kontrol laboratuvarları olarak dünyadaki ve Türkiye’deki gelişmeleri yakinen takip edip kendimizi devamlı geliştiriyoruz. Son olarak piyasa denetimlerinin daha sıkı ve düzenli yapılması bizim sektörümüzü üst sıralaya taşıyacak ve vatandaşlarımız daha güvenli gıda üretip tüketmeye başlayacaklardır düşüncesindeyiz.
-Sektörde yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerileriniz nelerdir?
Tabi ki her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de sorunlar mevcuttur. Ama öncelikli olarak şunu belirtmekte fayda var bizim yaptığımız iş, insan beslenmesinin temelini oluşturduğu için çok ciddi bir iştir. Bu yüzden sektörde nitelikli ve kalifiye yetişmiş insanlara ihtiyacımız var. Rekabetin tatlı bir ortamda sağlanması ve işin bilinçli yapılması kalitemizi olumlu yönde geliştirecektir
Gerçek anlamda bu sektöre gönül vermiş deneyimli insanların, bu sektörü olması gereken yere getireceği kanaatindeyim.