Kurban yaklaşırken uzmanlar da; kurbanlık seçimi, kesime kadar evde besleme ve kesim aşamasında dikkat edilmesi gereken konularla ilgili uyarılarda bulundu. İtina Gıda Satış ve Pazarlama Müdürü Halil Tosun da konuyla ilgili görüşlerini belirtti.
İtina Gıda Satış ve Pazarlama Müdürü Halil Tosun’a göre kurbanlık hayvan alırken çok dikkat edilmesi ve seçilecek hayvanların özellikle yaş konusunda kontrollerinin yapılması ve gebe olup olmadığının kontrolünün yapılması gerekiyor. Dış görünümü canlı olmayan, salya, burun akıntısı, pis kokulu ishali olan, vücudunda yara, şişlik ve ödem olan hayvanların satın alınmaması konusunda uyarılarda bulundu.
En önemli konulardan biri de hayvanların nereden geldiğinin bilinmesi… Tosun, bunun için ilk olarak, ürünün satıcısından kurbanlık hayvanın nereden geldiğini gösteren menşei şahadetnamesi istenmesi gerektiğini söyledi: “Bulunulan il dışında bir yerden getirilen kurbanlıklar için yurtiçi veteriner sağlık raporu istenmeli gerekiyor. Hayvanların mutlaka kulaklarında bir nevi kimlik olan küpelerinin bulunması gerekiyor. Kurban alınırken dikkat edilecek en önemli nokta ise söz konusu hayvanın İslami usullere göre kurban sayılıp sayılmayacağının belirlenmesidir. Buna göre dinen kurban olarak kesilmesi kabul edilmiş hayvan türleri şunlardır: Koyun, keçi, sığır, manda ve deve. Dolayısıyla ancak bu hayvanlardan (veya türdeşleri) kurban kesilebilir. Tavuk, kaz, ördek, deve kuşu, ceylan gibi hayvanların kurban olarak kesilmesi geçerli değildir.
Kurbanın geçerliliği açısından bu hayvanların erkek veya dişi olması arasında fark yoktur. Ancak koyunun erkeğinin, diğerlerinin ise dişisinin kesilmesi daha faziletli görülmüştür. Koyun ve keçi sadece bir kişi için; deve, sığır ve manda ise yedi kişiyi aşmamak üzere ortaklaşa kurban olarak kesilebilir.
Koyun ve keçi cinsinden hayvanlar bir yaşını doldurduktan sonra kurban edilebilir. Sığır ve manda cinsinden hayvanlar iki yaşını, deve ise beş yaşını tamamladıktan sonra kurban olarak kesilebilirler. Kesilecek hayvanın kurban olmaya engel bir kusurunun bulunmaması gerekir. Kurban edilecek hayvanın sağlıklı, düzgün, azaları tamam, besili olması hem ibadetin gaye ve mahiyetine hem de sağlık kurallarına uygun düşer. Kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bazı azaları eksik meselâ bir veya iki gözü kör, kulakları ve boynuzları kökünden kesilmiş, dili kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökülmüş, kuyruğu ve memesi kesik hayvanlar kurban olmaz. Ancak hayvanın doğuştan boynuzsuz, şaşı, topal ve deli, biraz hasta, bir kulağı delinmiş veya yırtılmış olmasında kurban açısından bir sakınca yoktur. Koyunun daha semiz ve lezzetli olması maksadıyla doğduğunda kuyruğunun kısmen veya tamamen kesilmesi kusur sayılmaz”.
Kesim öncesi hijyen
Kurban seçilip alındıktan sonra yapılması gerekenler de tek tek belirlenmiş durumda. Kurbanlıkların kesime kadar evde nasıl besleneceğine ilişkin bilgi de veren İtina Gıda Satış ve Pazarlama Müdürü Halil Tosun, hayvanların evde uygun yerlerde barındırılmasını, aşırı sıcak, kapalı ve havasız yerlerde ya da tamamen açık, rüzgar ve yağış alan yerlerde barındırılmaması gerektiğini dile getirdi: “Hayvanların bayrama az bir süre kala fazla beslenmemeli. Kurbanlıklara, evlerdeki yemek ve mutfak artıkları verilmemeli, aşırı yemlemeden kaçınılmalı. Hayvanlara bolca kaliteli kuru ot veya kuru yonca verilmeli, verilecek kesif yem konusunda yetkililerden veya tecrübeli yetiştiricilerden bilgi alınmalıdır. Hayvanların önünde her zaman temiz su bulunmalıdır.”
“Bir önemli bir konu da kurbanlıkların kesim yerine götürülmesi ve kesilmesi sırasında dikkat edilmesi gereken hususlardır” diyen Halil Tosun, kesimlerin Kurban Hizmetleri Komisyonu’nun izin verdiği kesim yerlerinde veya köylerde önceden belirlenmiş ve hazırlanmış yerlerde yapılması gerektiğinin altını çizdi ve ekledi: “Kesim yerinde yeterli ve tazyikli su bulunmalı ve kesilen hayvanları asmak için asma düzeneği kurulmalı. Kurbanlık hayvanlara stres yaratacak kötü muamelelerden kaçınılması, kesim sonrası et hijyeni açısından oldukça önemlidir”. Kurbanlık hayvanların kesim işlemi sırasında kötü muamele gördüklerinde kanın iyi akıtılamadığına bunun da etin kısa sürede bozulmasına neden olduğuna dikkati çeken Halil Tosun, ”Bu nedenle kesimi yapılacak hayvanlar strese sokulmadan ve acı çektirilmeden kesim yapılmalıdır. Kesimde hayvanın her iki şah damarı birlikte kesilerek iyi bir kanatma sağlanmalıdır” dedi.
Bir diğer önemli konu da kurbanlık hayvanlarla ilgili son konu ise kesim sonrası yaşananlar… Tosun, bunun da büyük bir önem taşıdığını belirterek, kurbanlık hayvanın derisi yüzüldükten ve başı gövdesinden ayrıldıktan sonra karın ve göğüs boşlukları açılarak sindirim, solunum, üreme ve boşaltım sistemine ait organlar çıkartılması gerektiğini, kurbanlık hayvanların iç organlarının kan akıtılmasından sonra ”en geç 30 dakika” içerisinde çıkartılması önerisinde bulundu.
Hastalıklı olduğu düşünülen karkas ve iç organlar ile yenilemeyen iç organların çevre temizliği ve hijyen kurallarına uyularak uygun şekilde imha edilmesini ve kesinlikle çöplere atılmaması gerektiğini belirten Tosun, çevredeki yabani hayvanların, kedi ve köpeklerin atıklara ulaşmasının engellenmesi ile sinekler ve kötü kokuların oluşmaması için önlem alınmasının önemine değindi.