Mondelez International Türkiye, I Am ChamPion Ödülü’nü aldı

Mondelez International Türkiye, AmCham Türkiye tarafından Türkiye-ABD ikili ticaret ve yatırımına katkı sağlayan şirketleri teşvik etmek üzere verilen “I Am ChamPion” Ödülleri’nde “Bölgesel Merkez Ödülü”nün sahibi oldu.

Türkiye-ABD ikili ticaret ve yatırımına katkı sağlayan şirketleri teşvik etmek üzere ilk kez 2019 yılında AmCham Türkiye (Amerikan Şirketler Derneği) tarafından hayata geçirilen “I Am ChamPion Ödülleri”nde 2024’ün kazananları belli oldu. Bu yıl 8 kategori altında verilen ödüllerde, Mondelez International Türkiye, Avrasya ülkelerinden oluşan ve Türkiye üzerinden yönetilen bir merkez haline gelmesinden ötürü “Bölgesel Merkez Ödülü”ne layık görüldü.

10 ülke, Türkiye’den yönetiliyor

Aldıkları ödül ile ilgili mutluluğunu dile getiren Mondelez International Türkiye Genel Müdürü İhsan Karagöz, şunları söyledi: “Türkiye, 150’yi aşkın ülkede faaliyet gösteren Mondelez International’ın dünyadaki en önemli pazarlarından biri ve üretim üssü. Falım, First, Kent, Olips, 7Days, Bonibon, Jelibon gibi pek çok markamızla sakız, şeker ve kruvasan kategorilerinde pazar lideriyiz. Ayrıca Milka, Toblerone ve Oreo gibi efsanevi küresel markalarımızla çikolata ve bisküvi kategorilerinde de güçlü bir varlığa sahibiz. Gebze’de bulunan iki büyük üretim tesisimizde 1.600 kişiye istihdam sağlıyoruz. Burada ürettiğimiz ürünleri 50’nin üzerinde ülkeye ihraç ediyoruz. İçinde bulunduğumuz Avrupa Bölgesi’nin en hızlı büyüyen ülkelerinden biriyiz. Bu nedenle globalin büyüme stratejileri içinde önemli bir yer tutuyoruz. Türkiye’yi yatırım, üretim, ihracat, hizmet ve lojistik gibi alanlarda giderek daha fazla bölgesel bir üs olarak konumlandırıyoruz.

Bu yüzden iç pazara olduğu kadar ihracata da odaklanan önemli bir üretim üssüyüz. Tüm bunlar ışığında, Mondelez’in bu yıl haziran ayı itibariyle Türkiye dışında Avrasya Bölgesi’ndeki 10 ülkeyi de Türkiye’ye bağladı ve iki hızlı gelişme tandansında olan bölgeyi birleştirerek daha kuvvetli bir Avrupa bölgesi haline getirdi. Bu sayede Türkiye ve Avrasya beraber hem cirosunu ikiye katladı hem de Türkiye yetenek kazandıran bir coğrafya olarak öne çıktı. Bu hem büyük bir gurur hem de büyük bir sorumluluk. Bizler de bunun bilincinde olarak hevesle ve hız kesmeden çalışmalarımıza ve yatırımlarımıza devam edeceğiz.”