Görsel tasarımlarıyla ilgi çeken Namet ambalajları, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından bu yıl 23’üncüsü düzenlenen Altın Ambalaj Yarışması’nda ödüllendirildi. “Macar Salam Ayrılabilen Avantajlı Paket” ile Altın Ambalaj Ödülü’ne layık görüldü ve Worldstar 2010 Uluslararası Ambalaj Yarışması’nda Türkiye’yi temsil etme hakkını kazandı. Bu yarışmada da Worldstar Dünya Ödülü’nü aldı.
-Sayın Kayar, 2010 yılını firmanız açısından nasıl geçirdiniz (ürün, yatırım, ciro vb.)? Planlanan hedefleri tutturdunuz mu?
2010 yılında güçlü bir performans gösterdik ve bütçe hedeflerimizi aştık. Yılın bizim açımızdan en önemli gelişmelerinden biri en son teknolojilerle ve AB hijyen standartlarına uygun üretim yapan Çayırova Tesisimizi üretime açmamız oldu. Bu tesisimiz 34.600 metrekare kapalı alana sahip ve yılda tek vardiyada 22.500 ton kemiksiz et işleme, 10.000 ton şarküteri, 3.000 ton donuk köfte ve burger ve 5.000 ton ileri işlenmiş ürün üretim kapasitesine sahip bulunuyor. 700 kişiyi aşkın uzman personelimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
2010 yılında ürün ambalajlarımızı da yeniledik. Sosis ürünlerimizi perforajlı ambalajlarda, birbirlerinden kolayca ayrılabilecek şekilde sunarak Türkiye’de bir ilke imza attık. Bu ambalajlarımızla hem tüketicilere kullanım kolaylığı sağlıyor, hem de hijyen ve sağlık standartlarını daha da öne çıkarıyoruz.
Görsel tasarımlarıyla da ilgi çeken ambalajlarımız, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından bu yıl 23’üncüsü düzenlenen Altın Ambalaj Yarışması’nda ödüllendirildi. “Macar Salam Ayrılabilen Avantajlı Paket” ile Altın Ambalaj Ödülü’ne layık görüldük ve Worldstar 2010 Uluslararası Ambalaj Yarışması’nda ülkemizi temsil etme hakkını kazandık. Bu yarışmada da Worldstar Dünya Ödülü’nü aldık.
Bunlara ek olarak 2010’un Haziran ayında Türk Sanayici ve İş Adamları Vakfı tarafından “Gıda Alanında Yılın Şirketi” ödülüne layık görüldük.
-Yeni ürün ve Ar-Ge çalışmalarınızdan söz eder misiniz?
2011 yılında yeni ürün ve Ar-Ge çalışmalarımızın da dahil olduğu çeşitli yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. Yeni ürün projelerinin yanı sıra yeni ambalajlar geliştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yeni üretim hatlarımızı devreye almak ve mevcut hatlarımızın kapasitesini doldurmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Bunun yanı sıra hizmet ağımızı yaygınlaştırmak amacımız doğrultusunda bayilik teşkilatımızı güçlendirmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz.
-Sektörde yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerileriniz nelerdir?
Sektörde kayıt dışı üretimin en büyük sorun olduğunu düşünüyorum. Tüketici sağlığını da tehlikeye düşüren kayıt dışı üretim toplam kırmızı et pazarının % 40’ını oluşturuyor ve kalite standartlarının düşmesine, rekabet gücünün zayıflamasına neden oluyor.
Taze et alanında KDV’nin yükselmesi gibi uygulamalar da kayıt dışı üretimi teşvik ediyor. Gıda güvenliğinin sağlanması, sektörümüzdeki kalite standartlarının yükselmesi açısından bu uygulamaların düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu konunun sektörümüzün rekabet gücünün artırılmasında önemli olduğuna inanıyorum.