Yağın elde edilmesinden yenebilir hale gelmesine kadar olan ve iyileştirilmesini sağlayan bütün ekipmanların imalatını yapan Par-Tek, çam ağacından reçine eldesi yapan tesislere de teknik destek sağlıyor.
-Sayın İsmail Parlayan, Par-Tek’i ve faaliyet alanlarını kısaca okuyucularımıza tanıtır mısınız?
Par-Tek kısaca anahtar teslim bitkisel yağ tesisi imalatı, kurulumu ve çalıştırmasını gerçekleştirmektedir. Resmi olarak kendi atölyesinde imalatına 2015 yılında 200 TPD Deodorize ünitesi ve 150 TPD Ağartma ünitesi imalatı ile başladı. Daha öncelerinde kurucumuz Halit Parlayan teknik bilgi ve işletme tecrübeleri ile imalatlarını taşeron atölyelerde gerçekleştirmekteydi. Bitkisel yağ üretimi ve çam ağacından reçine eldesi yapan tüm tesislere teknik olarak her türlü desteği sağlayabilecek donanıma sahip bir firmayız.
-Ürün portföyünüzde hangi tür makineler var ve hangi sektörlere hitap ediyor?
Ağırlıklı olarak bitkisel yağ sektörünün tamamına hitap ediyoruz. Yağın elde edilmesinden, yenebilir hale gelmesi ve iyileştirilmesini sağlayan bütün ekipmanların imalatını yapıyor ya da tedariğini sağlıyoruz.
-Yeni ürün ve Ar-Ge çalışmaları ile neler söyleyebilirsiniz?
Ar-Ge çalışmalarımız bitkisel ürünlerden yağların elde edilmesinin yanında farklı ürünlerden değerli ürünleri elde etme üzerine çalışmalarımız bulunmaktadır. Daha önce çam ağacının içerisinde bulunan reçinenin elde edilmesini sağladık. Ve bu tesisi iyileştirme ve ürünün kalitesini artırma üzerine çalışmalar yapıyoruz. Bunun yanında tavuk unu gibi ürünler üzerine de çalışmalarımıza yakında başlayacağız.
-Koronavirüs pandemisi, faaliyetlerinizi nasıl etkiledi? Bu konuda ne tür çalışmalar yaptınız ve yapıyorsunuz?
Her sektörde olduğu gibi bizlere de elbet bir etkisi oldu. Avantaj olarak söylemem doğru olmayabilir ama market raflarındaki bitkisel yağ (ayçiçeği yağı vb.) fiyatlarındaki artış, üretim yapan firmaları kapasite artırmaya veya halihazırdaki tesislerinde revizyon yapmaya ya da yeni yatırımlara yöneltti diyebiliriz. Bu durumda da bu tesislere hizmet veren bizim sektörümüz biraz daha hareketli geçti denebilir. Bu dönemdeki kriz durumundan etkilenmeme adına halihazırdaki ürün portföyümüzü olabildiğince geliştirmek için teknik bilgi ve tecrübelerimizi de kullanarak önemli adımlar attık. Ürün çeşitliliğimizi artırmak ve farklı sektörlere de hizmet verebilmek için teknik kadromuz ile sıkı bir çalışma içerisindeyiz.
-Pandeminin başladığı 2020 yılını nasıl geçirdiniz? 2021’e nasıl bakıyorsunuz?
İlk başlarda bizlerde herkes gibi bu virüsün geçici veya kısa sürede mutasyona uğrayıp insanlarla yaşamayı öğreneceğini düşünenlerdeniz, fakat durum pek öyle gözükmüyor. Bu virüs bize “önce sağlık, önce insan” tabirini bir kez daha hatırlattı ve bunun ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini düşünüyorum. Gerek çalışma saatlerimizde değişiklik ile gerekse aldığımız tedbirler ile adapte olduk. 2021 yaz sezonunda vaka sayılarının biraz daha azalacağını ve bu zaman zarfında da aşılamalar artırılarak 2021 sonuna doğru rahatlayacağımızı ümit ediyorum.
-Sektörde yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerilerinizi öğrenebilir miyiz?
Örneğin bir yemeklik yağ tesisinin kurulumu için % 80 yerli kendi imalatımız, % 20 yurtdışından alınan ekipmanlar var diyelim. % 20 bile olsa yurtdışına bağlı olmak vatansever biri olarak hoşuma gitmiyor. Bunun için genç mühendis arkadaşlarımızla bizler bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Devletimizden de bu konuda tüm sektör adına desteklerini bekliyoruz. Sonuç olarak yurtdışında üretilen ekipmanları ülkemizde de üretebilecek mühendis arkadaşlarımız ve çok yetenekleri ustalarımızın olduğunu düşünüyorum.
-Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Şu an bu sorularınızı cevaplarken ABD Doları 8,32 (% 1,68 artış) Euro 10,02 (% 1,63 artış) yaşıyor. Bu durum hem ülkemizi hem de biz imalat sektörünü oldukça zora sokmaktadır. Bunu engelleyebilecek en keskin çözüm üreten bir ülke olmaktır. Tüm temennim şu anki ve gelecek neslin tüketici değil, üretici bir Türkiye için ellerinden geleni yapmaları ve buna inanmalarıdır.