Reta Mühendislik metal sektöründeki 30 yılı aşan tecrübesiyle Manisa’daki 20.000 metrekarelik üretim tesisinde faaliyet gösteriyor. Firmanın Satış ve Dış Ticaret Koordinatörü Selin Yükselir Karabin sorularımızı yanıtladı.
– Sayın Yükselir, Reta Mühendislik’i ve faaliyet alanlarınızı kısaca okuyucularımıza anlatır mısınız?
Firmamız 1979 yılında kuruldu. Ağır hizmet raf sistemleri sektöründe yer almaktadır. Sektörün önde gelen firmaları arasında yer alan firmamız, Manisa’daki 20 dönümlük yeni tesisimizde otomasyonlu raf sistemleri, palet raf sistemleri, hafif raf sistemleri, mezanin sistemler, konsol kollu raf sistemleri imal ediyor. Bayilik ağımız ve direkt satışlarımızla Türkiye’nin dört bir yanına ulaşıyoruz, bunun yanında yurtdışına da satış gerçekleştirmekteyiz.
-Ürün portföyünüzü tanıtır mısınız, hangi sektörlere hizmet veriyorsunuz?
Gıda sektörü başta olmak üzere, elektronik, mağazalar zinciri, sigara, kimyasal, boya, otomotiv, lojistik sektörünün önde gelen firmalarına yönelik projeler gerçekleştiriyoruz.
-Yeni ürün ve Ar-Ge çalışmalarınızla ilgili neler söyleyebilirsiniz?
Müşteri profilimiz büyük fabrikalar ve hepsi kendi sektöründe marka olmuş firmalar; birçoğu yeni nesil raf sistemlerine aşina; müşterinin yurtdışındaki fabrikasında var mesela ve Türkiye’ye yaptırmak istiyor ancak bu sistemler yabancı menşeli olduğu için servis sıkıntısı çok yaşanıyor ve bu durum firmaları bu raf sistemlerini kurdurmaktan alıkoyuyor. Yeni nesil raf sistemleri üretmeye başlamamız bu açıdan oldukça verimli oldu. Elbette rekabette bizi ilginç bir yere getirdi; düz raf sistemi ihalelerinde ismimiz yerli firmalarla anılırken; bir anda akıllı raf sistemleri sayesinde dünya devleri ile yarışmaya başladık. Ayrıca yurtiçi rekabet oldukça arttı ve bu işi merdiven altı tabir edebileceğimiz birçok yeni firma raf sektörüne girmeye çalışıyor. Bizi diğerlerinden ayıran tecrübemiz; kalitemiz, üye olduğumuz kurumlar, sahip olduğumuz üretim sertifikalarımız gibi özelliklerimizin yanına bu da eklenmiş oldu.
-Biraz da ihracatla ilgili çalışmalarınızdan söz eder misiniz? Hangi ülkelere ne tür ürünler gönderiyorsunuz?
Dünyadaki ekonomik gelişmelere paralel olarak yön çizdiğimiz ihracatımız bu yıl toplam satışlarımızın yaklaşık yüzde 30’unu kapsıyor. Bundan 6-7 sene önce hedef pazarımız Avrupa iken, özellikle krizden sonra ağırlıklı olarak Kafkas ülkeleri ve Arap ülkeleri ile çalışıyoruz. Bunun dışında Kuzey Afrika ülkeleri ile son dönemlerde sık çalışmaya başladık. Bugüne kadar dünyanın her yerinden fabrikamızda ziyaretçiler ağırladık; yurtiçindeki müşterilerimizle kurduğumuz uzun soluklu ilişkiler gibi yurtdışında da aynı şekilde müşteri memnuniyetini önde tutarak bağ kurmaya özen gösteriyoruz.
– 2016’nın ilk yarısını nasıl geçirdiniz, ikinci yarıya nasıl bakıyorsunuz?
İş kapasitesi açısından 2016 bizim için çok iyi bir yıl oldu. Türkiye’de yaşanan siyasal dalgalanmaların etkisiyle durgunlaşan piyasa koşullarına rağmen bir önceki yıla göre % 25 büyüme sağladık. Yatırımlarımıza devam ediyoruz.
-Faaliyet gösterdiğiniz sektörlerle ilgili bir değerlendirme yapabilir misiniz?
Firmamız Avrupa Raf Federasyonu üyesi ve projelendirme ve imalatımızı bu federasyon tarafından belirlenmiş kurallar bütünü olan FEM kurallarına uygun şekilde yapmaktayız. Lakin dediğim gibi rekabet çok arttı; bu işi merdiven altı tabir edilen firmalar da yapmaya başladı. Kısa vadede rekabet anlamında zorluk yaşatsa da ömürleri çok uzun olmuyor bu tür firmaların. Ancak müşteri tarafına baktığımızda ucuz maliyetin geri dönüşü büyük zararlar getiriyor.