Gıda 2000 Dergisi

TEMA Vakfı Paris Anlaşması’nın takipçisi olacak

TEMA Vakfı Paris Anlaşması’nın takipçisi olacak

30 Kasım-12 Aralık arasında Paris’te düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (BMİDÇS) 21. Taraflar Toplantısı (COP21) sona erdi. Toplantının sonunda, uzun süredir beklenen ve yeni bir iklim rejiminin temellerini oluşturacak olan Paris Anlaşması çıktı.

Anlaşmanın en önemli çıktısı sivil toplum örgütlerinin ve gelişmekte olan ülke gruplarının uzun zamandır mücadelesini verdiği iklim değişikliğine bağlı ortalama sıcaklık artışlarının 1,5 derece ile sınırlandırılması hedefi oldu. Bunun gerçekleştirilmesi için orta vadede küresel ekonominin tamamen karbonsuzlaştırılması, yüzde yüz yenilenebilir enerjiye geçiş gibi dönüşümlerin gerçekleşmesi gerekiyor. TEMA Vakfı ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşları ile beraber bu dönüşümün gerçekleşmesi için var gücüyle çalışmaya devam edecek.

TEMA Vakfı yakından takip etti

Sivil toplum etkinliklerinin müzakereler üzerindeki etkisini artırmak için toplantıları TEMA Vakfı Genel Müdürü Doç. Dr. Barış Karapınar ve İklim Politikaları Koordinatörü Cem İskender Aydın yerinde takip etti.

TEMA Vakfı Genel Müdürü ve Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) ana yazarı Doç. Dr. Barış Karapınar: ‘’Paris’teki zirveyi, bundan önceki süreci de takip ettiğimizi gibi, çok yakından ve yerinden takip ettik. Bu zirveden bir anlaşma çıkmış olmasını devletler tarafından atılmış çok önemli bir adım olarak görüyoruz. Özellikle sıcaklık artışını hayati bir sınır olan 1,5 derece ile sınırlama niyetinin anlaşma içinde yer alması çok önemli bir gelişme. Artık fosil yakıtların geride bırakıldığı ve medeni olmanın yeni ölçütünün yüzde 100 yenilenebilir enerjiye dayalı ve karbonsuzlaştırılmış ekonomiye dönüşmek olduğu bir çağa giriyoruz. Türkiye de bu yeni çağa hızla ayak uydurmalı ve öncelikli olarak planladığı 70’e yakın yeni kömürlü termik santralden vazgeçmeli.’’

TEMA Vakfı İklim Politikaları Koordinatörü Cem İskender Aydın: ‘’Anlaşmanın çıkmasında özellikle sivil toplumun yıllardır verdiği emek çok önemli. Devlet temsilcileri bu sefer 2009’da Kopenhag’da olduğu gibi bir anlaşma olmadan ülkelerine dönmeyi göze alamadılar çünkü sivil toplumdan gelecek tepkiden çekiniyorlardı. Biz de bu anlaşmayı bir son olarak değil, yeni bir başlangıç olarak görüyoruz. Çünkü anlaşmanın şu anki içeriği, hali hazırda sunulan katkı niyetleri ile bizi anlaşmada sunulan hedeflere ulaştırmaktan çok uzak. Biz de bu nedenle bundan sonra devletleri bu anlaşmanın içeriğini daha ileriye götürmeleri için ve anlaşmadaki hedefleri yerine getirmeleri için yakından takip edeceğiz.’’

Satır başlarıyla Paris Anlaşması:
Exit mobile version