Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu’ndan yapılan açıklamaya göre; yılın ilk 9 ayı sonunda sektörün ihracatı, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 11,9 artarak 9,2 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Hindistan’ın basmati olmayan beyaz pirinç ihracatına getirdiği yasağın dünyadaki pirinç fiyatlarını yükselttiğine dikkat çeken TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu küresel gıda fiyatlarında düşüş yaşanırken yeni dönemde pirince alternatif olarak bulgurun değerini daha da artıracağını belirterek şunları söyledi:
“Asya’daki kuraklık koşulları ve dünyanın en büyük pirinç ihracatçısı Hindistan’ın yasak kararı küresel pirinç fiyatlarını son 15 yılın en yüksek seviyesine taşıdı. Türkiye pirinç tüketimini yüzde 70’e yakın oranda yurtiçinde karşılayan bir ülke olduğundan yaşanan zamlardan daha az etkilendi. Gıdadaki bu trendi değerlendirmek istiyoruz ve tüm dünyanın Türk ürünü olarak kabul ettiği bulguru küresel ölçekte daha fazla tercih edilir kılmayı hedefliyoruz. Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektöründe faaliyet gösteren 6 İhracatçı Birliğimizle bir araya gelerek oluşturduğumuz Türkiye Gıda İhracatçıları markasıyla uluslararası alanda yapacağımız ilk çalışmalardan biri bulgur tanıtımı üzerine olacak. Yeni markamız bulgurdan başlayarak, Türkiye’nin gıda alanında üretimden gelen gücünü tüm dünyaya tanıtacak.”
“Devletimizin alım ve destekleri üreticiyi rahatlattı”
Rusya-Ukrayna savaşının da etkisiyle gıda üretiminin önemini daha da artırdığı bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından satın alınan ürünün 10 milyon tonu ve 40 milyar TL’yi geçmesinin üreticiyi rahatlattığını belirten Tiryakioğlu şunları ifade etti: “TMO’nun bu yılki alımları tüm zamanların en yüksek miktarına ulaştı. Şu ana kadar ödenen tutara arpa ve buğday hasadı sonunda, Tarım ve Orman Bakanlığımızın prim destekleri de eklenecek. Üreticimizin devlet eliyle bu şekilde teşvik edilmesini çok değerli buluyoruz. Üretim gücü sayesinde uzun yıllardır dünyanın en fazla un ihraç eden ülkesi olan Türkiye’nin küresel gıda arz güvenliği açısından rolünü önemsiyoruz.”
“Dünyanın farklı noktalarından iş insanlarını ülkemizde ağırlamaktan memnunuz”
Türkiye’nin dünya gıda ticaretindeki stratejik öneminin giderek arttığına ve uluslararası işbirlikleriyle bu potansiyeli daha fazla gelire dönüştürmeyi amaçladıklarını belirten Tiryakioğlu şunları söyledi:
“Akdeniz’den başlayarak, Arap Yarımadası’nı da içine alan Yakın Doğu’da yaşayan yüz milyonlarca insanın gıda ithalatında öncelikli ülkelerden biriyiz. Kurduğumuz temaslarda üretim gücümüzün yanında lojistik imkanlarımızı da potansiyel alıcılara anlatmaktayız. Ekim ayında Türkiye İhracatçılar Meclisimizin organizasyonunda Ticaret Bakanlığımız koordinasyonu ve MÜSİAD işbirliğiyle Suudi Arabistan Genel Nitelikli Alım Heyeti programı düzenlenecek.
Geçtiğimiz aylarda Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde Körfez’e yaptığımız ziyaretler sonrasında olumlu dönüşler almıştık. Eylül ayında desteklediğimiz WorldFood İstanbul Fuarı’nda da bölgeden gelen firma temsilcileriyle birebir görüşmeler yapmıştık. Dünyanın farklı noktalarından iş insanlarını ülkemizde misafir etmekten ve onlara ticari işbirliği imkanlarımızı kendi ülkemizde anlatabilmekten çok memnunuz.”